• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/
  • https://twitter.com/

Özgürlüğe Yürüyenler




ÖZGÜRLÜĞE YÜRÜYENLER

Karanlık bir gecede düştük yola, bir Haso, bir Muso, bir de ben
Gece karanlık mı karanlık, yol nerden aşar, iz nere düşer belli değil.
Bilmem, kaç dere geçtik, kaç tepe aştık hiç belli değil.
Bize düşman gibi ayda doğmuyor. Yıldızlar ise hepten kaybolmuş.
Bu yol nere gider Haso,
Bu yol nerden aşar Muso,
İkisinden de ses yok.

Karanlıkta uzayıp giden bir yol. Bu yolda üç nefer, karanlığı yırta yırta, çakırdikenlerini ezerek, dağ tepe demeden yürüyen üç nefer.
Haso'nun yüzü parladı birden, bir ateş dedi:
Bak bir ateş yanıyor karşı dağın başında.
Muso çevirdi başını dağın doruğuna baktı uzun uzun ateşin yandığı yöne,
Gözleri parladı,
Dizlerine fer geldi birden.
Canlandı,
Kanlandı,
Ve yürüdü,
Yürüdük.
Daha hızlı, daha canlı
Dağın doruğundaki ateşe!

O, ateş ki, kordan kızıl bir alev, karanlık mı dayanır böyle bir ateşe, dağın başı yalım, yalım parlıyor. Bir yanında yıllanmış bir kar bir yanında kızıl bir alev, öyle bir alev ki yalımları ovayı sarmış.
Uy Haso kurban,
Kaldır hele başını,
Kaldır başını da bak şu yanan ateşe, bizim istediğimiz de bu değil mi? Bu yanan bizim ateşimiz, karanlık mı dayanır bu ateşe he kurban?
Ay doğmasa,
Yıldız parlamasa,
Ne çıkar
Ne çıkar he kurban.
Dağ başların da özgürlük ateşleri yandığı sürece önümüzde karanlıklar kalır mı?
Dağlarda kavga durur mu?
Durmaz Haso durmaz,
Ne ateşler söner,
Nede kavga biter.
Çünkü bu, insanlığın, insan olmanın kavgası!

Niye susarsın Muso kurban, susmanın zamanı mı şimdi?
Zamanı mıdır şimdi susmanın?
Zamanı mıdır yavaşlamanın? Bitmeyi beklerken bunca uzun yol.
Özgürlüğe susamışken bu kadar, haydi yürü kurban. Geceyi bölsün sesimiz. Söyle bir özgürlük marşı düşmana korku salsın.
Sen dağların adamısın Muso,
Ben dağların adamıyım, Haso 'da.
Bizim evimizdir Zigana dağları.
Şu görmüş olduğun Karadeniz'e on beş can verdik, on beş yiğit komünist.
Sığınağımızdır dağlar Muso, dokun hele bağlamayın tellerine, dokunda dağlar taşlar türkü dinlesin. Özgürlük türküsü, Nazım'ın türküsü, on beşlere yazdığı, söyle Muso söyle, kan emici sülükler dağlarda yankılanan türkünü dinlesin. Söyle Muso söyle titresin Karadeniz sesinden.

Bak Haso, güneş doğuyor. Aydınlandı bile Zigana dağları. Ne duruyorsun? Uzun yollar karlı dağlar bizi bekliyor. Bizi bekliyor Zigana geçidi, köpürmüş dalgalar arasında bizi bekliyor Karadeniz. Bizi bekliyor, köyler, şehirlerin meydanları özgürlük ateşini yakmaya.
Haydi, Haso kurban,
Haydi, biraz daha dayan
Dayan ki yürüyüp geçelim dağları, ovaları, dağıtalım çıyan yuvalarını, daha güçlü yakalım özgürlük ateşini.
Yakalım Haso yakalım! Yakalım özgürlük ateşini, üzerimizden şu karanlık bulut dağılıncaya kadar emperyalist düzen yıkılana kadar. Halkların kardeşliği sağlanana kadar yakalım. Özgürlük için emperyalizmi yakalım, faşizmi yıkalım Haso!
Tüm ezilen halklar yürüyene kadar, sosyalizm gelene kadar yakalım Haso.
Özgürlük ateşini yakalım. Halklar uyanana kadar yakalım.

Dursunoğlu Ali
21.06.1980 - 01.36
Çorum


Yorumlar - Yorum Yaz
KİTAP SATIŞ
Üyelik Girişi
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam20
Toplam Ziyaret155334